Bi’oyunkur Mayıs 2020’de kuruluş sürecine başladı. Oyunbazlarımızla gerçek anlamda başlangıcımız ise Kasım 2020’dir. Bu gerçek başlangıcımızda ilk oyunbazlarımızdan birisi de Tuna (8 yaş) oldu. Bu yazıda da oyunlaştırma sürecimizin tüm adımlarını başından yaşayan Tuna’nın öyküsünü kendi ve ailesinin izni ile anlatmaktayım.
Haftada iki gün gerçekleştirdiğimiz düzenli oyun buluşmalarımızda Tuna neredeyse görüşme gün ve saatini hiç aksatmadı. Bu disiplini ve hızı sayesinde de oyunbazlar kulübüne giren ilk üyelerimizden biri oldu.
Tuna ilk oyun görüşmesine biraz mesafeli, kuralcı ve bir okul etkinliği disiplininde başladı.  İlk görüşmeden itibaren ise oyun buluşmalarından çok keyif aldı ve her oyun türünü de zevkle oynamaya başladı. Tuna’nın “Oyunbazın Yolculuğu”nda benimle açık iletişim kurmasında en ufak bir sıkıntı olmadı. Usta seviyesine geldiğinde başka bir arkadaşını misafir davet etme hakkı kazandı. Pijama partisi, ara tatil evde oyun kampı, instagram yayınlarında oyun kurma ve anne/babasıyla katıldığı etkinlikler Tuna’nın iletişim becerilerini destekleyen yararlı etkinlikler oldu. Misafir olarak katıldığı (Profesör seviyesinde olan oyunbazlar rol model olsun diye yolculuğun çırak-kalfa-usta seviyesindeki oyunbazların oyun görüşmelerine katılıp oyun kurmaktadır) tüm etkinliklerde diğer oyunbazlar Tuna’yı çok sevdikleri için bir daha oyun kurmaya davet etmek istediklerini ilettiler.
Bu keyifli, aynı zamanda Tuna’yı hem oyun kültürü hem de iletişimsel olarak besleyen yolculuğun sonunda Tuna Oyunbazlar Kulübü’ne katıldı. Oyunbazlar Kulübü’nde kendi gibi diğer profesör oyunbazlarla her ay bir tema odağında oyun kurdu. İlk üç ayın teması hava-su-toprak konulu oyunlar oldu. İlk ay havayla ilgili oyunlar (balonlarla, kağıt uçaklarla ve uçurtmalar ile oyun kurmak gibi) geliştirdi. Diğer oyunbazlarla birlikte hava temalı bilişsel oyunlar oynadılar, uzman konuklarla oyun kurdular, sosyal proje geliştirdiler. Tuna, Oyunbaz’ın Yolculuğu’nda hem oyun her şeyle felsefemiz sayesinde pek çok nesneyi oyun nesnesi olarak kullanmayı hem de online platformda diğer arkadaşları ile takım çalışmaları deneyimi yaşadı.
Tabii bu kadar uzun bir oyun dostluğunun sonunda yolumuz aynı şehirde kesişince Tuna ile yüz yüze buluşmamak olmazdı. Kızım Masal (6 yaş) ile birlikte Tuna’nın ananesinin evinde buluştuk. Tuna ile Masal yanımızda götürdüğümüz oyun her şeyle kutumuzdan çıkarttıkları nesnelerle bahçede saatlerce oynadılar. Biz ayrıldığımızda Tuna hala oynamaya devam ediyordu.
Dijital çağda doğru seçenekleri çocuklara sunduğumuzda çocuklar kendi kendilerineyken de ekrana ihtiyaçları olmadan saatler geçirebilirler. Bu buluşma bana bunu deneyimletti ve yaptığımız işin öneminin ne kadar değerli olduğunu gösterdi.
Tuna bi’oyunkur’a çok şey kattı. Diğer tüm oyunbazlarımız gibi…

Nedim Buğral